Hind Rajb’ın Sesi: Gerçek Bir Kahramanın Ekrandaki Yankısı

Kaouther Ben Hania’nın yönettiği ve Doha Film Festivali’nde açılışta gösterilen “Hind Rajb’ın Sesi”, Gazze’deki trajik olayı izleyiciye empatiyle aktararak sinemanın toplumsal duyarlılık gücünü vurguluyor.

19.12.2025 06:17

Hind Rajb’ın Sesi: Gerçek Bir Kahramanın Ekrandaki Yankısı

Kaouther Ben Hania’nın yönettiği ve Doha Film Festivali’nde açılışta gösterilen “Hind Rajb’ın Sesi”, Gazze’de yaşanan trajik olayı izleyiciye empatiyle aktarırken, gerçek olayların sinemaya nasıl yansıtılabileceğini sorguluyor.

Hind Rajb’ın Sesi film kapağı

Filmin Konusu ve Gerçek Olaylar

29 Ocak 2024 tarihinde, Gazze’nin Tel el‑Heva mahallesinde bir araç, İsrail ateşi altında hedef alındı. İçinde 6 yaşındaki Hind Rajb ve beş akrabası bulunan araçta dört kişi hayatını kaybetti. Hayatta kalan 15 yaşındaki Leyan Hamade, Filistin Kızılayı’nı arayarak yardım istedi; ancak yardım gecikti ve Leyan da hayatını kaybetti.

Film, Kızılay gönüllülerinin bu çaresiz çocuğun yardım çağrısını duymaya çalıştığı anları, telefon kayıtları ve gerçek ses üzerinden yeniden canlandırıyor.

Oyuncu Kadrosu ve Gerçek Kahramanlar

  • Amer Hlehel
  • Motaz Malhees
  • Clara Khoury
  • Saja Kilani
  • Omar Alqam (Filistin Kızılayı çalışanı)

Oyuncular, gerçek hayattaki kahramanları canlandırmanın onurunu dile getirirken, “Hind’in sesi Gazze’nin ve tüm Filistinlilerin sesi” diyerek sahneye çıktılar.

Yönetmenin Yaklaşımı

Yönetmen Ben Hania, hikayeyi bir operasyon odasından anlatma seçimini, “gerçekliği en dürüst şekilde yansıtacak tek çerçeve” olarak nitelendiriyor. Hind’in gerçek acil durum çağrısını bir oyuncuyla yeniden canlandırmadığını, bunun “kötü bir tat bırakacağını” belirtiyor.

Prodüksiyon ve Finansman

Yapımcı Nadim Cheikhrouha, filmin finansman sürecinde karşılaştığı zorlukları ve küresel isimlerin yönetici yapımcı olarak projeye katılımını anlatarak, “Hind’in sesini güçlendirmek için destek aradık” diyor.

Filmin setinden bir kare

Sinemanın Empati Gücü

“Hind Rajb’ın Sesi”, sadece bir belgesel değil, izleyiciyi duruma duygusal olarak bağlayan, sessiz kalınan bir gerçeği seslendiren bir çağrı. Film, sinemanın susturulmayı reddetme ve toplumsal duyarlılığı artırma kapasitesini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Yazar:

Murat Ali HEZER

Yorumlar (0)

Yorum yapmak için giriş yapın.